Merhabalar değerli okurlar bugün ki yazımızda Dünyanın teknoloji ile iç içe olarak teknolojinin artık çağımızın ayrılmaz bir parçası olması ve “pandemi “döneminde   evde kalan insanların sosyal medya, sosyal ağ vs. gibi uygulamaları sürekli tercih etmesi yönüyle “bilişim suçlarını” bu suç kapsamında sosyal medyadan hakaret suçunu her zaman olduğu gibi kişisel görüşlerimizin eşliğinde değerlendireceğiz. Herkesin erişebildiği üzere İnternetin tarihi, 1950'lerde bilgisayarların gelişmesi ile başlar bu tarihlerde ortaya çıkan internet, zaman içeresinde insanlar için vazgeçilmez bir hal almıştır. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre; ülkemizde her 10 haneden 8’inde internet erişimi bulunmaktadır ve bu oran pandemi sürecinde yoğun bir ivme ile artış göstermiştir. Tüm bunların devamında Sosyal medya platformlarının gelişmesiyle orantılı olarak İnternet, vs. aracılığıyla işlenen suçlar kapsamında yeni bir suç tipi olarak “Bilişim Suçları”; Siber Suçlar, Dijital suçlar, Internet Suçları, vs. tanımlamaları ile de karşılaşmaktayız. Günümüzde en çok gündeme gelen Sosyal Medya aracığıyla işlenen hakaret suçu, kimlik saklamanın kolay olması sebebiyle oldukça kolay yapılabilir hale gelmiştir. Bunun dışında yaşanan olaylar da suçlular işledikleri suç ile ilgili delilleri bilişim sistemleri üzerinde de bırakabilmektedirler. Kolluk kuvvetleri bunun incelemesi yapmak suretiyle o sistem üzerinden bilgilere suç vasfı mevcut ise ulaşabilmektedir

Peki sosyal medyadan hakaret nedir nasıl oluşmaktadır?  Bu konuda öncelikle Türk Ceza Kanunumuza göre hakaret suçunun kapsamından bahsedelim. Hakaret suçu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu madde 125- 131 arasında düzenlenmiştir. Hakaret suçları; Şerefe karşı işlenen suçlar başlığı altında İlgili Kanunun 125. Maddesinde düzenlenmiştir: 1) Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.  .(2) Fiilin, mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkrada belirtilen cezaya hükmolunur.(3) Hakaret suçunun;a) Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı,b) Dini, siyasi, sosyal, felsefi inanç, düşünce ve kanaatlerini açıklamasından, değiştirmesinden, yaymaya çalışmasından, mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı,c) Kişinin mensup bulunduğu dine göre kutsal sayılan değerlerden bahisle, İşlenmesi halinde, cezanın alt sınırı bir yıldan az olamaz.(4) Hakaretin alenen işlenmesi halinde ceza altıda biri oranında artırılır.(5) Kurul hâlinde çalışan kamu görevlilerine görevlerinden dolayı hakaret edilmesi hâlinde suç, kurulu oluşturan üyelere karşı işlenmiş sayılır. Ancak, bu durumda zincirleme suça ilişkin madde hükümleri uygulanır.5237 sayılı TCK’nın 125/2 maddesi, sesli, yazılı veya görüntülü bir ileti yoluyla hakaret edilmesini suç olarak kabul etmiştir. İleti yoluyla yapılan hakaretlerin ceza miktarları aynı olsa da; bir kısmı huzurda hakaret suçu, bir kısmı da gıyapta hakaret suçu kapsamında cezalandırılmaktadır. TCK m.125/2 anlamında ileti olarak kabul edilen iletişim vasıtaları şunlardır; Whatsapp mesajları, Whatsapp gruplarına gönderilen mesajlar, Mektup, Cep telefonuyla SMS, İnstagram, twitter, facebook vb. sosyal medya hesaplarından DM (Direct Message) yoluyla mesajlaşma, E-posta, Telefon Konuşmaları vs.

Yukarıda da belirtmiş olduğumuz üzere, kamu görevlileri hakkında işlenen hakaret suçları hariç olmak üzere hakaret suçlarında soruşturulması ve kovuşturulma aşaması şikayete bağlıdır. Ayrıca ilgili hakaret suçunun etkin şekilde soruşturulabilmesi için bu açıdan en önemli olan husus failin kimliğinin belirlenebiliyor olması ve suçun süresi içinde tespit edilmesidir çünkü hakaret suçu yukarıda söylediğimiz gibi şikayete bağlı bir suçtur ve altı aylık şikayet süresi vardır, bu süre hak düşürücü niteliktedir. İnternet ve sosyal medya vasıtasıyla hakaret suçunun cezai yaptırımına baktığımızda, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası olup, alenen işlenmesi sebebi ile bu oran altıda da biri olarak artırılacaktır. Bununla birlikte yukarıda verilen kanun maddesinde yazan nitelikli haller gerçekleşir ise alt sınır bir yıldan az olamayacaktır. Hakaret suçunun tespiti sonrasında eğer şartları oluşmuş ise hukuk mahkemelerinde manevi tazminat davası açılabilmektedir. Bu yazımızda Sosyal Medya vasıtasıyla hakaret suçlarına kişisel bakış açımız ile değindik son bir söz ile yazımı noktalıyorum Adaleti seven bir insan için her yer emindir. (Epiktetos) Herkese sağlıklı günler dilerim.

 

                                                                                 Av. Ali Birdal KAHRAMAN

En Çok Okunanlar